30 Nisan 2013 Salı

Gerçekten tedavi oluyor muyuz?


Hastalıklar ve ilaçlar günümüzün değişmez bir parçası. Başı ağrıyan her insan bir "arveles" içmiştir, grip olan her insan "thera flu ya da nurofen" içmiştir. Ancak bu yazıda ilaçlara farkı bir pencereden bakacağız.

Öncelikle şunu herkes bilmelidir ki, en basit bir aspirin bile vücut kimyasında tepkimeye girerek vücudun doğasını bozmaktadır. Benim tıbba bakışım doğal yönde. Doktorların "alternatif tıp" olarak adlandırdıkları bitkisel tedaviler, aslında gerçek tedavilerdir. Birazcık dini bilginiz ve inancınız varsa, hastalıkları yaratan Tanrının, tedavisini de doğada verdiğini az çok kestirebilirsiniz. İçtiğiniz ilaçların hepsi, evet hepsi tamamen ilaç firmalarının maddi çıkarları üzerine kuruludur, faydalarını yadsımıyoruz elbette bizi tedavi ediyor, ancak bunlara gerek yok!

Söz gelimi herkes bilmez, tarçın dediğimiz doğal ürün, kanserin birebir ilacıdır. Aynı şekilde tütün de mide ve bağırsak hastalıklarının en iyi ilacıdır. Bunun gibi daha pek çok doğal ürün bugün tedavi edilemez dediğimiz hastalıkları engelleyebiliyor. Ancak modern kapitalist dünya bize bunları araştırmak yerine ilaç almayı daha kolay ve cazip göstermiş ve böylece sistemini istediği şekilde yerleştirmektedir.

Neyse fazla uzatmak istemiyorum, yoksa kitapta yazacak bir şey kalmayacak. Son sözüm şudur ki, grip baş ağrısı vb basit durumlarda ilaca sarılmayın ilaçla 3 günde geçiyorsa yatarak 5 günde geçer, nane limon ıhlamur için. En azından kimyanız bozulmaz. Kalın sağlıcakla.

26 Nisan 2013 Cuma

Psikolojide Bilimsellik Kaygısı

İşte bu koltuklar, bu koltukların hikayesi, psikoloji diye bir "bilim" ortaya çıkardı. Bu bilimin kabul edilmesi epey zaman aldı, ancak sağ olsun John Watson, bu "bilim"i gerçekten bir bilim haline getirdi. Sigmund Freud tarafından ortaya atılan ögeler ve yapılan işler, hala bugün bile insanların psikoloji bilimi hakkında yanlış düşüncelere sahip olmasına sebep oldu. Freud'un yaptıklarından sonra psikoloji denince insanların akına işte bu deri koltuk, çocukluğa inmek gibi kavramlar girdi ve bunlar günümüzde hala böyle sanılmaktadır. İşte onlara sesleniyorum, psikolojide bunlar yok artık! 1930'lardan çıkmanızı rica ediyorum.

Ancak ne yazık ki halk arasındaki bu söylemlerin yaygınlığının yanında da günümüz psikologlarının yaptıkları işler de ne yazık ki insanları bu yönde düşünmeye sevk ediyor. Psikolojiye ilgi duyan her insanın elinde bir Freud kitabı görebilirsiniz. Bunun yanında profesyonel psikologların da %80'i klinik alanında çalışmakta olup, sürekli olarak "insanları sevmenin kararlara etkisi" gibi bilimle alakası olmayan konular üzerinde araştırmalar yapmaktadır. Bu araştırmaları bir şekilde öğrenen halk da bunu bir prim aracı olarak kullanmakta ve sürekli olarak yalan yanlış "psikolojide yapılan araştırmalara göre" diye başlayan cümleler duymaktayız.

Oysa ki ABD ve Avrupa'da görev alan psikologlar, "frontal lob hasarının kararlara etkisi" gibi daha gözle görülebilir şeyler üzerinde çalışıyorlar, hemen hepsi psikiyatri uzmanları ile koordineli olarak çalışıyor ve bilgi alış verişinde bulunuyor, oralarda her psikolog, aynı zamanda bir beyin kimyası uzmanı. Oysa bizde ise psikolog ve psikiyatri uzmanlarını bir odaya kapatsanız herhalde bir grup tamamen yok olacaktır.

İş böyle olunca ne halk ağzındaki yanlışlar düzeltilebiliyor, ne de kendimizi düzeltebiliyoruz. Üstelik bir de "psikoloji neden gelişmiyor" diye şikayet etmiyor muyuz? İşte buna deli oluyorum. Üye olduğum mail gruplarından birinde sürekli olarak "danışan yönlendirme, psikolog ihtiyacı, abi/abla" arayışı gibi konular paylaşılıyor, hiçbir bilimsel sempozyum duyurusu yok. Var tabii ki ancak, bunların da bilimselliği, yukarıda bahsettiğimiz türden: Çocukluk yaşantısında zorluk çekenler yetişkinlikte nasıl bir hayat sürerler?

19 Nisan 2013 Cuma

Yardım Etme Eğilimi

          Merhabalar sevgili dostlar, bugünkü yazı dizimizde sizlere psikoloji alanında yapılmış olan bir ampirik araştırmayı tanıtacağız. Bu araştırmada insanların yardım etme eğilimleri incelenmiş ve çevrede bulunan insan sayısı ile yardım etme davranışı arasındaki ilişkiler incelenmiştir.

Araştırma ABD'de bir sitede yapılmıştır ve araştırma gereği bir kadın çığlık çığlığa  yardım istemektedir. Görülen o ki, eğer kalabalık bir ortam varsa, yani yardım çağrısını duyan kişi sayısı fazla ise, insanların yardım etme ihtimali de o kadar azalıyor. Araştırma sonunda yardım etmeyen kişilere sorulduğunda "Çok kişi vardı, elbet birisi yardım eder diye düşündüm" benzeri cevaplar alındı. Halbuki çevrede bulunan insan sayısı az olduğu zaman, insanların sorumluluk bilinci yükselmekte ve yardıma meyilleri de aynı ölçüde artmaktadır. Çevrede fazla insan olunca "sorumluluğun dağılması" söz konusu olmaktadır.

Aynı araştırmada yine aynı sitede bu kez yüksek sesli bir bateri müzik çalındığında ise herkesin o kapıya koşması, insanların "bencil" yönünü ortaya koyması açısından çarpıcı bir bulgu niteliği taşımaktadır.

13 Nisan 2013 Cumartesi

Diş Çekmenin Tarihi

         Dişçilik 19. yüz yılda çok acı veren bir iş olarak yapılıyordu. Anestezik maddeler henüz keşfedilmediğinden diş çekimleri bir kerpeten yardımıyla bastırıp dişi çekme suretiyle acı ve kan içinde 30 saniyede gerçekleşiyordu. Dr. Horace Wells bu işe bir çözüm bulmak tıp tarihine geçmek için araştırmalarına başladı. O dönemde Azot Protoksit (N20) bugün Nitro olarak bilenen gaz, güldüren gaz olarak tanınıyordu ve parti eğlencelerinde kullanılıyordu. Wells bu gazı kullanarak kendi diş çekimini yaptırdı ve kahkahalar içinde bir diş çekimi acısız bir şekilde gerçekleşti. Ancak iş bunu bilim dünyasına sunmaya gelince, Wells'in hastası nitroyu yeteri kadar çekmediğinden dolayı yine acı ve kan içinde dişini çektirdi ve Wells hayal kırıklığına uğradı.

      Bu sırada Wells'in yardımcı olan Morton ise Eter üzerinde gizliden gizliye çalışmalarını sürdürüyordu ve ve eterin uyuşturucu etkisi sayesinde acısız bir şekilde diş çekimi gerçekleştirmeyi başarmıştı! Bunun üzerine mesleği bırakan Wells ise yıllar sonra geri döndü ve çalışmalarına devam etti.

    Wells bu kez de Kloroform isimli bir anestezik madde geliştirmiş ve bunun üzerinde 4 hafta kadar çalıştıktan sonra kendi üzerinde denemeye başlamış. Kloroformun beyindeki yarattığı uyuşturucu etki Wells'in halüsinasyonlar görmesine sebep olmuş ve aldığı yüksek doz nedeniyle de gerçeklikten tamamen kopar hale gelmiş. Bir gün bayan bir hastası Wells'i ziyarete geldiğinde, Wells eski asistanı Morton'un hayallerini görüyordu ve kızın söylediklerine aldırış etmiyordu, Morton'un söyledikleri karşısında sinirlenen Wells, eline aldığı sülfirik asit (H2SO4)'ü kızın yüzüne fırlatarak kızın yüzünü yaktı ve tutuklanarak ceza evine kondu.

Wells cezasını çektiği Tomb hapishanesinde yazdığı bir intihar mektubuyla birlikte usturayla intihar etti. Wells'in ölümünden 38 yıl sonra Dr. Jekyll ve Mr. Hyde romanı bu olaydan esinlenerek yazıldı.

Kullanılan bu 3 anestezik maddeden (nitro, eter, kloroform) yalnızca Azot Protoksit bugün modern tıpta hale kullanılmaktadır.

12 Nisan 2013 Cuma

Basketbol Oyunları

       Basketbol Oyunları genelde fare ile oynanan ve basket atmaya dayanan flash oyunlardan oluşmaktadır. Bu kategoride yer alan oyunlarda elinizdeki topu istenilen baskete sokarak sayı kazanmaya çalışıyorsunuz. Oyunların genel mantığı aynı olsa elbette kendi içinde de farklılıklar gösteriyor. Oyunların büyük çoğunluğu basketbola dayansa da, Çöpe Basket oyunu gibi bazı oyunlar da bu kategoride yer alırlar ve sıradan bir basketbol değildir. Bu tip oyunlarda amacınız yine aynı, size verilen nesneyi istenilen yere doğru şekilde atmak. Ancak oyunların konusu ve oynanışı fark ediyor elbette. Basketbol Oyunları kendi içinde kolay ve zor olarak ayrılsa da her türlüsü de size çok büyük keyif verecektir. Basketbol Oyunları Oyna.

10 Nisan 2013 Çarşamba

Barbie Oyunları

         Barbie Oyunları hemen hepsi fare ile oynanan flash oyunlardan oluşan oyun kategorisini ifade eder. Bu kategoride yer alan oyunlarda barbie kızının makyajını süsünü giyimini ve diğer her şeyini en baştan siz yapıyorsunuz. Kızları en güzel şekilde giydirip en güzel şekilde süslüyorsunuz. Kimi oyunlarda bunu konulu olarak yapıyorsunuz, yani kızları belirli bir konsepte göre giydirip süslüyorsunuz. Bunu yaparken de hem giysilerin birbirine nasıl uyduğunu göreceksiniz hem de çok eğleneceksiniz. Kimi oyunlarda tanınmış mankenleri süsleyeceksiniz, bazısında ise oyun yapımcıları tarafından çizilen kızlar üzerinde oynayacaksınız. Barbie Oyunları Oyna.

Stanley Milgram İtaat Deneyi

        Stanley Milgram 2. Dünya Savaşı sırasında gerçekleşen Nazi olaylarını,  yahudi katliamına psikolojik açıdan bir anlamak yüklemek için bir itaat deneyi gerçekleştirdi. Bu deneyi anlamanın en iyi yolu kendinizi denek olarak kabul etmenizdir.

Size, bir öğrenme deneyine katılacağınız söyleniyor. Bekleme salonunda orta yaşlı bir amca ile beklerken aranızda kısa bir diyalog yaşanıyor ve onun da deneye katılacağını ayrıca bir kalp rahatsızlığı olduğunu öğreniyorsunuz. Sonra aranızda kura çekiliyor ve siz öğretmen, diğer amca da öğrenci olarak seçiliyorsunuz. Öğrenci elektrikli bir sandalyeye bağlanır ve bir paravanın arkasına geçer, yani öğrenciyi görmeniz mümkün değildir. Amacınız size verilen kelime çiftlerini öğrenciye öğretmek. Öğrenci yanlış yanıt verdiği zaman da 15 Volt gibi düşük bir şoktan başlayarak elektrik şoku uygulamak. Her yanlış cevapta şoku bir derece artırıyorsunuz.

Başta her şey normal giden deneyde öğrenci yorulmaya ve yanlış cevaplar vermeye başlar siz de 15 volttan başlayarak şok vermeye geçersiniz. Daha sonra yanlış cevaplar ve şokun düzeyi artar. Paravanın arkasından öğrencinin bağırışları duyulur ve kalp hastalığı olduğunu söyleyerek rahatsızlandığını söyler. Ardından bilim adamı size deneye devam etmenizi söyler ve siz de devam ediyorsunuz.

İşler bu noktadan sonra kopuyor. İnsanların %65'i bu deneyde öğrenciye 220 volt şoku uyguladılar! Deneklerin yine %15'i de 450 Volt düzeyinde bir şok uyguladılar ve bu panelin altında da "öldürücü şok" diye yazmaktadır.

Deney bu şekilde ilerledi ancak işin aslı şu şekilde. Öğrenciniz bilim adamının asistanı ve size öğretmen rolü çıkacağı en baştan belli. Her iki kağıtta da öğretmen yazmaktadır ve asistan kendisine öğrenci çıktığını söyler.

Öğrenci paravanın arkasında aslında hiçbir işkence görmemektedir. Cevaplar, çığlıklar, haykırışlar ise bir ses kaydından öğretmene dinletilmektedir. Ancak denekler bunu bilmemekte ve kişinin gerçekten acı çektiğini düşünmektedirler. Ve dediğimiz gibi insanlar bunu bile bile 450 volt gibi öldürücü bir şoku öğrencilere uyguladılar.

Milgram bu deneyinde şunu gösterdi ki: İnsanlar bir otorite tarafından itaat altındayken, bir insana kolayca acı çektirebiliyordu. Nitekim Nazi subayları savaş sonrasında "biz sadece bize verilen emirleri yaptık" şeklinde kendilerini savunmuşlardı. Milgram'ın bu deneyi itaat konusunda bir mihenk taşı olsa da, kişilere yalan söylemesi ve onlara bu psikolojik acının yaşatılması konusunda etik bir ikilem olarak hala bugün bile tartışılmaktadır.


İşte deneyi gösteren İngilizce olarak bir video.


8 Nisan 2013 Pazartesi

Balon Patlatma Oyunları

        Balon Patlatma Oyunları çoğunlukla çocuklar arasında yaygın olarak oynanan ve renkli balonların olduğu oyunlardan oluşur. Bu kategorideki oyunların kimisinde aynı renkte balonları bir araya getirmeye çalışacaksınız, kimi oyunda balonların yerine toplar geçecek ve kimisinde ise bambaşka oyunlar oynayacaksınız. Bu sebeple, kolay oynanmasının da etkisiyle, çocuklar için hem eğitici hem de eğlenceli oyunlar ortaya çıkıyor. Çocuklar farklı kategoriye sahip oyunlar sayesinde sıkılmadan bu oyunları oynayabiliyorlar. Balon Patlatma oyunları ilkokul yaşındaki çocuklar için çok keyifli ve renkleri öğrenme açısından da çok faydalı oyunlardır. Balon Patlatma Oyunları Oyna.

7 Nisan 2013 Pazar

Araba Yarışı Oyunları

         Araba Yarışı Oyunları kategorisi uzun yıllardan beri flash oyunlar içerisinde popüler konumunu koruyor ve önümüzdeki yıllarda da koruyacak gibi görünüyor. Sebebi ise bu oyunların genelde yön tuşları ile kolayca oynanabilmesi ve her oyun birbirinden farklı olduğu için insanı sıkmaması olsa gerek. Bu ve bunun gibi daha pek çok sebeple araba yarışı sayfaları sıklıkla ziyaret ediliyor. Bu oyunların çoğunda yeni yollarda oynayabilmek için yarışları dereceyle bitirmek gerekiyor bu da oyunları daha heyecanlı kılıyor. Ancak bu kategoride yer alan oyunlar yalnızca yarış oyunları değil, arabalarla oynayabileceğiniz her türlü oyunlardır. Bunların içinde hırsız polis oyunlarından tutun da ralli yarışlarına kadar pek çok türde araba oyunu bulunabilir. Araba Yarışları Oyna.

5 Nisan 2013 Cuma

Zimbardo Hapishane Deneyi

        Psikolog Philip Zimbardo, psikoloji tarihine hem altın harflerle hem de kara bir lekeyle geçecek bir deneyi Stanford'da gerçekleştirdi. Bu araştırma "itaat, çatışma" gibi kavramları açıklaması açısından bir mihenk taşı, etik açıdan ise deyim yerindeyse tam bir "yüz karası" olarak nitelendirilmektedir. Deneyin amacını, gerçekleşişini ve sonuçlarını şöyle kısaca özetleyebiliriz:

      Zimbardo, insanların emir altındayken ve güç sahibi olduklarında nasıl davranacaklarını merak ediyordu ve bu sebeple psikiyatrik olarak sağlam olan üniversite öğrencilerinden oluşun bir grubu mahkumlar ve gardiyanlar olarak ikiye ayırdı ve bu kişileri yapay bir hapishanenin içerisine koyup kameralarla 24 saat izlemeye aldı. Başta kimse işin ciddiyetinde olmadığı için bir sorun yoktu. Ancak gün geçtikçe bazı mahkumlar söz dinlememeye, ve gardiyanlar da şiddet kullanmaya başladılar. Hatta gardiyanlar kameraların görmediği bir nokta keşfedip bir mahkumu öldüresiye dövdüler. Bunun üzerine deney iptal edildi ve Zimbardo teorisini doğruladı. İnsanlar gücü eline aldıklarında normalde yapmayacakları şeyleri yapabilir hale gelebiliyorlar.
      Zimbardo teorisi doğrulandığı için mutlu olduğunu ancak bunu kanıtlamanın başka bir yolu olmasını çok istediğini fakat bulamadığını açıkladı.

4 Nisan 2013 Perşembe

Araba Park Etme Oyunları

          Araba Park Etme Oyunları genellikle klavye ile oynanan ve bir arabayı belirtilen hedef doğrultusunda park etmeye dayanan oyunları içerir. Bu kategoride yer alan oyunlar adından da anlaşılacağı gibi arabaları park etme üzerine kuruludur. Amacınız arabayı çarpmadan ve en kısa sürede istenen noktaya doğru bir şekilde ulaştırmak. Tabii bu her zaman anlatıldığı kadar kolay olmuyor. Bazen trafikteki araçlarla mücadele etmek zorunda kalıyorsunuz ve kimi zaman yolun karşı tarafına bile geçemiyorsunuz. Bu sebeple kolay olmadığı gibi zevkli de olan araba park etme oyunlarının kendi içinde de çeşitleri bulunuyor. Araba Park Etme Oyunları Oyna.

2 Nisan 2013 Salı

Ameliyat Oyunları

          Ameliyat Oyunları kategorisi sizlere hem doktorluk öğretecek hem de çok büyük keyif verecek. Ameliyat oyunlarını oynarken size talimatlar verilecek, bu talimatlar bazı oyunlarda Türkçe olarak bazı oyunlarda da İngilizce olarak yer alacak. Türkçe talimatlar hem konuyu anlamanız açısından hem de oyundan keyif almanız açısından çok daha faydalı tabii ki ancak her oyunun Türkçe'si bulunmuyor. Ancak İngilizce olarak oynanan ameliyat oyunlarında da ne yapmanız gerektiğini ekrandaki işaretçiler yardımıyla anlayabiliyorsunuz. Bu sebeple fazla bir sıkıntı yaşamayacaksınız. Türkçe oyunlarda tabii ki ayrıca bilgileri de daha rahat anlayabileceksiniz. Ameliyat Oyunları Oyna.